(Artık Anlıyorum)

Artık anlıyorum…
Sana değilmiş bazı kelimelerim.
Ben kendime bağırıyormuşum meğer,
“Gitme” dediğimde…
Aslında “kal” demek istediğim
benmişim kendime.

Artık anlıyorum…
Her terk edilişte aynı kapıyı çarpmaz insan.
Kimi susarak gider,
Kimi bağırarak…
Ama en acıklısı,
Sen hâlâ konuşurken onun çoktan gitmiş olması.

Artık anlıyorum…
Bazı eksiklikler tamamlanmaz.
Bazı yaralar da geçmez.
Ama zamanla canını acıtmamayı öğrenirsin,
Yani… dokunabilmeyi.
Korkmadan.
Saklamadan.

Artık anlıyorum…
“İyiyim” demek bir zafer değil.
Bazen en büyük güç,
“İyi değilim ama buradayım” diyebilmekte.

Artık anlıyorum…
Bazı sorular cevapsız kalır.
Ve bu bir ihmal değil,
Bir olgunluktur.
Çünkü her cevabı bilmek
İyileştirmez insanı.
Bazen bilmemek,
Daha çok şefkat ister.

Artık anlıyorum…
Ayrılık sadece bir gidiş değil.
Bir aynadır da aynı zamanda.
Sende eksik olanı değil,
Sende kalan gücü gösterir.

Artık anlıyorum…
Ben kimseyi affetmedim aslında.
Sadece taşımaktan yoruldum.
Ve yükünü bıraktım.
O yüzden daha hafifim bugün.
Yoksa bağışlamadım,
Unutmadım da…
Ama kendimle barıştım.