Last Exit

Geceye karışan bir yol, sanki dünya susmuş da sadece lastiklerin asfaltta bıraktığı fısıltı konuşuyordu. Arka fonda cızırtılı bir radyo, yarım yamalak çalan bir Radiohead şarkısı – belki No Surprises, belki başka bir şey, kim hatırlayabilir ki? Camda biriken damlalar, sileceklerin tembel dansına yenik düşüyordu. Yol çizgileri yeni boyanmış, beyazı öyle keskin ki, gözlerin kayboluyor o ritmik yanıp sönüşte. Bir an, her şey net: direksiyondaki ellerin, deri koltuğun soğukluğu, uzak bir benzin istasyonunun neon ışığı....

May 27, 2025 · 2 min · Moya

Where did the truth end up?

Ben bir ilişkiye inandırıldım. Bir geleceğe… Ortak bir hayale. Beraber yürüyeceğimizi sandım— Aynı yöne bakan iki insan gibi. Ve sonra bir sabah, ya da bir an, anılarım elimden alındı. Beni ortada bıraktı sessizlik. Ne bir açıklama, ne de net bir son. Sadece eksik cümleler ve boşluklar. O günden sonra hiçbir şey net değildi artık. Önce uyku terk etti beni. Sonra düzenim dağıldı, zaman, akmayı unuttu. Düştüm. Ve düşmeye devam ettim. Ama bir yerde, biri ya da bir şey tuttu elimden....

May 22, 2025 · 1 min · Moya

First Step Date

Bugün, takvime sessizce not düşülen o günün yıl dönümü. “First step date”… İlk kez karşı karşıya geldiğimiz, sadece göz göze değil, kalpten kalbe de ilk kez temas ettiğimiz an. Üç saat… Ne kadar uzun gibi görünürken başlangıçta, sular seller gibi aktı geçti. Zaman sanki bizi fark etti de yavaşlamayı unuttu. Güldürmek istiyordum aslında, hafif bir sohbet, birkaç kahkaha… Ama konuştuklarımız beklediğimden derindi. Fazla ciddiydi belki bir ilk buluşma için, ama işte tam da bu yüzden güzeldi....

May 18, 2025 · 1 min · Moya

The Echo of Seeming

Bir kaç nottan türeyen şiir O vakit ki zihin sisle sarılmış, Ne düş ne hakikat ayrılır gözden. Bir gül ki kokusu geçmişe varılmış, Solmuş mudur, yoksa hiç açmamış ezelden? Tilki misali dönen bir düşünce, Bir kez döndü mü, saf suyu da bulandırır; Ve akıl, neyin izini sürse gece, Kalp, yalandan bir yıldızla kandırır. Hatıralar mı dost, yoksa hain mi? Yoksa sadece bir sahne mi onlar? Ben mi oynarım başkasının dramını,...

May 17, 2025 · 1 min · Moya

Bugündeste - VI

Bir Daha Bu Kadar Sevinme İnsan bazen kendi kendine fazla nazik oluyor. Aynada saçımı toplarken, gözlerime bakıp sustum. Çünkü ne söylesem içimdeki ben “Yemezler” diyecek gibiydi. Şu sıralar kendime çok mektup yazıyorum, Ama posta kutusunu açan hep sen oluyorsun. Oysa adres belli, Benim kalbim. Ama teslimat hep sana. Dün gece yıldız kaydı, bir dilek tuttum: “Artık onunla ilgili bir şey hissetmeyeyim.” O an içimden bir ses geldi: “Hadi oradan.”...

May 15, 2025 · 1 min · Moya

Bugündeste - V

Postaya Verilmeyecek Bir Mektup Sevgili sen, Yani hâlâ bazen “acaba?” dediğim kişi, Bu mektubu yazıyorum ama — Merak etme, Yollamayacağım. Zaten sen de hep öyleydin: Okunması gereken bir cümleydin, Ama hiçbir zaman yüksek sesle okunmadın. Bugün seni düşündüm, Ama bu sefer eski şarkıları açmadım. Sadece pencereyi araladım, Bir rüzgar girdi içeri, Ve sen gibi koktu. Ben sana ulaşamadım ki hiçbir zaman. Sen hep Bir durak sonraydın, Bir adım uzaktaydın,...

May 13, 2025 · 1 min · Moya

Bugündeste - IV

Geceye Kadar Açık Bir Şehir Arıyorum Ayaklarım beni yine aynı sokağa götürdü. Bir tarafı ekmek kokuyor, Diğer tarafı hatıra. Şurada yürümüştük, Şurada telefonda konuşmuştuk, Şimdi gönlüm sıyrılıyor her geçişimde Duvardaki grafitiler bile benden yaşlı, Bir tanesi hâlâ aynı şeyi yazıyor: “Seni seviyorum Gülten.” Gülten kim bilmiyorum, Ama sevmişler, Yüz kat boya geçse üstünden silinmiyor. Kaldırımlarda yürüyen gölgemi izliyorum. Benden önde gidiyor. Ben hâlâ kendime yetişememişim. Bir şehir düşün: Her sokağında eski bir cümle bırakmışsın....

May 10, 2025 · 1 min · Moya

Bugündeste - III

Kendimle Konuşurken Yakalandım Aynadaki adamla anlaşıyoruz artık, Eskiden öyle değildi, Bir sabah aynada kendime “günaydın” dedim. Cevap vermedi. Göz kırptı sadece. Hani böyle, Yıllar önce arayıp da ulaşamadığın bir dostu Tesadüfen sokakta görünce Yapıştıramazsın ya kelimeyi, Aynı o mahcubiyet. Dedim ki: “Ne ara bu kadar sus pus oldun?” Yüzümü buruşturdu. Şikâyetim ona değilmiş gibi… Sustum. Oturduk karşılıklı — Ben ve benim dünden kalan hâlim. Ben anlatmaya başladım, O dinledi....

May 8, 2025 · 2 min · Moya

Bugündeste - II

Kayıp Eşyalar Kutusunda Kendime Rastladım Çok uzak bir yaz öncesiydi, Bir temizlik furyası başlatmıştım evde. Temizlik dediysem… Süpürgeyle değil, Geçmişle savaşıyorum! Bir kutu buldum, Üzerinde “lazım olur” yazıyor — Sanki gelecekten mektup! Açtım kutuyu: Bir düğme! Sahibini hatırlamıyorum ama… İlik ilik içime dokunuyor. Bir kırık kalem ucu, Ucunda çocukluğumdan kırıntılar — Hayret! O zaman da bu kadar içli mi yazıyordum ben? Yoksa sadece silgiyi eksik mi kullanmışım? Bir bilet çıktı,...

May 6, 2025 · 1 min · Moya

Bugündeste - I

Doğduğum Gün Beni Kimse Aramadı Doğduğum gün evde sessizlik varmış. Ne davul çalınmış, Ne de komşular balkondan sarkmış. Zaten kışmış… Ve bizim apartmanın anteni o gün kar yağınca tamamen çekmemiş. Annem “geldi bu da dünya telaşına” demiş, Babam herkesten daha rahatmış adı gelmiş dünyaya, Kadın doğum katında herkes aynı çorbayı içiyormuş: Merak, azıcık endişe ve bolca yorgunluk. Ben doğarken ağlamışım. Herkes gibi. Ama hemşire “bu çocuk başka ağlıyor” demiş....

May 5, 2025 · 1 min · Moya